31 Mart 2010 Çarşamba

Özlem

O denli o denli çok beklettin
Alıştırdın bekletmeye kendini
Çok zamanlar geçti de geldin
Senden çok seviyorum senin özlemeni.

Aziz Nesin

Tire Köfte

29 Mart 2010 Pazartesi

En Pahalı Metres

Adamın birine en pahalı metresin tanımını sormuşlar. O da şöyle yanıtlamış:" En pahalı metres, bir erkeğin nikahlı eşidir. Doğruluğu bilinmez ama alacaklarının ömür boyu ödenmediği kabul edilir.

Hangisi Şanslı

Genç kız falcıya; " İki delikanlı birden bana âşık ve evlenmek istiyorlar. Birinin adı Kerem, diğerinin ki de Arda. Bunlardan acaba hangisi şanslı?Falcı önce"Kerem seninle evlenecek" demiş ve ardından da eklemiş: " Şanslı olan ise Arda..."

Evlilik Danışmanı

Karı koc 20 yıllık evliliklerinde sorun yaşamaya başlayınca, kendilerini bir evlilik danışmanının önünde bulmuşlardı. Danışman, problemin ne olduğunu sorar sormaz kadın hepsini, ama hepsini eksiksiz saydı. Kocasının ona ilgisizliğini, soğuk davranışlarını, umursamazlığını, yabancılaşmasını, yalnızlığını, aralarındaki ilişkinin bittiğini, duygusal ihtiyaçlarının artık karşılanmadığını ve evliliklerinin kavram itibariyle boş ve anlamsız bir beraberlik haline geldiğini, anlattı da anlattı.Danışman birden ayağa kalktı, kadını da ayağa kaldırdı, arzu ve şehvet ile saldırırcasına sarılıp uzuun uzun öptü. Koca olanı biteni dikkatle ama karşı çıkmadan izlemişti.Danışman masasına geçti ve kocaya dönerek:"Bak, karının ihtiyacı tam olarak bu işte!! Bunu hiç değilse haftada üç kez yapabilecek misin?"Adam, azıcık düşündükten sonra:"Bak, Doktor!.. Hadi pazartesi ile çarşamba sana getireyim ama çuma getiremem, arkadaşlarla maçım var!.."

28 Mart 2010 Pazar

Seni Sevdim

Seni sevdim, seni birdenbire değil usul usul sevdim
“Uyandım bir sabah” gibi değil, öyle değil
Nasıl yürür özsu dal uçlarına
Ve günışığı sislerden düşsel ovalara
Susuzdu, suya değdi dudaklarım seni sevdim
Mevsim kirazlardan eriklerden geçti yaza döndü
Yitik ceren arayı arayı anasını buldu
Adın ölmezlendi bir ağız da benden geçerek
Soludum, üfledim,yaprak pırpırlandı Ağustos dindi
Seni sevdim, sevgilerim senden geçerek bütünlendi
Seni sevdim, küçük yuvarlak adamlar
Ve onların yoğun boyunlu kadınları
Düz gitmeden önce ülkeyi bir baştan bir başa
Yalana yaslanmış bir çeşit erk kurulmadan önce
Köprüler ve yollar tahviller senetler hükmünde
Dışa açılmadan önce içe açılmadan önce kapanmadan önce
Nehirlerimiz ve dağlarımız ve başka başka nelerimiz
Senet senet satılmadan önce
Şirketler vakıflar ocaklar kutsal kılınıp
Tanrı parsellenip kapatılmadan önce
Seni sevdim. Artık tek mümkünüm sensin

Gülten Akın

27 Mart 2010 Cumartesi

Aşka Yolculuk

Anand Tucker’ın yönettiği ve Amy Adams, Matthew Goode, Adam Scott ile John Lithgow’un oynadığı Aşka Yolculuk (Leap Year), 26 Mart 2010’da UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
İlişkisinde evlilik teklifi almadan dördüncü yılını dolduran Anna, bu işi çözmeye kararlıdır. Kadınların erkeklere 29 Şubat tarihinde evlilik teklifi yapmasına izin veren eski bir İrlanda geleneğini keşfeden Anna, Boston’dan Dublin’e giden erkek arkadaşı Jeremy’nin izini sürmeye karar verir. 29 Şubat’ta evlilik teklifi yapması fikrini ise serseri ruhlu ama iyi niyetli babası Jack gündeme getirmiştir.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

Uzaklara Gidelim

Sam Mendes’in yönettiği ve John Krasinski, Maya Rudolph, Carmen Ejogo ile Catherine O’Hara’nın oynadığı Uzaklara Gidelim (Away We Go), 26 Mart 2010'da Chantier Films dağıtımıyla Chantier Films tarafından vizyona çıkarıldı.
Film ilk çocuklarını bekleyen genç çift Burt ve Verona’nın yerleşip, kuracakları ailenin köklerini salabilecekleri ve çocuklarını büyütebilecekleri en ideal yeri aramak için Amerika’yı dolaşmalarını anlatıyor. Çiftin yol boyunca yaşadıkları aksilikler ve aradıkları ‘ev’i bulmaları için onlara yardım etmeye çalışan enteresan akrabalar ve eski arkadaşlar da serüvenlerine renk katıyor.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

Çok Filim Hareketler Bunlar

Ozan Açıktan’ın yönettiği ve BKM Mutfak Oyuncuları’nın oynadığı Çok Filim Hareketler Bunlar, 26 Mart 2010’da Medyavizyon Film dağıtımıyla BKM Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Yaz tatilinde sadece aşkın peşinde olanlar, tatile gidemeyip evde sivrisineklerle savaşanlar, sadece günübirlikçi olarak denizle buluşanlar, yazı mezuniyet balosu ile karşılamak için önce mahalleliyle uğraşanlar, yaz tatilinin en güzel hediyesi bisikletin değerini bilemeyenler, tatile uçakla gidenlerle tatili bitip okula dönerken halâ ayakları yerden kesilenler, hepimizin, hepinizin yaz hikâyeleri bu filmde.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman

26 Mart 2010 Cuma

Beklenen

Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.

Geçti istemem gelmeni,
Yokluğunda buldum seni;
Bırak vehmimde gölgeni,
Gelme, artık neye yarar?

Necip Fazıl Kısakürek

Terbiyeli Köfte

25 Mart 2010 Perşembe

Beni Sana Gömdüm

Yedi kat gömdüm yüreğimi yüreğine
kefenimin cebine sığan sadece
hasretinin buz kesmiş ellerim
ve sana söyleyemediğim cümlelerim...

yetişemediğim zamanın gölgesinde
güneşine hasret kaldı saç diplerim
şimdi yedi kat altındayım yüreğinin
köklenmek filizlenmekti niyetim
oysa toprağında daha çok üşümekteyim...

sızlayan kemiklerimin arasından
süzülen ışıkla kamaşmıyor
alışsa da karanlığın siyahına gözlerim
acılardan acı beğeniyorum
ve bekliyorum
kırıldı kırılacak
artık çıyanların doladığı ince belim...

nasıl da hevesliydim sen de ölmeye
ve beni sana gömdüm
ama şimdi
avazıma emanet suskunluklarım
sadık bir dost gibi

sustukça ağlıyorum
sustukça ölüyorum
hem de diri diri...

anla şimdi yedi kat dibindeyim yüreğinin
köklenmek filizlenmekti niyetim
oysa toprağında daha çok üşümekteyim...

Hümeyra Yılmaz

Aşk ve İhanet

Demek bu kadar basitti bir aşkın adını ihanet koyup gitmek
Hem de deliler gibi susarak

Titrek avuçlarıma çaresizlik dikenleri batıyorken
En avaz yanıma sakladım yüreğimin terk edilmişliğini
Sessiz bir gemiyi uğurlarken son yolculuğuna
Korkusuz olmaktan ilk defa o gün korktum
Yoksun ya şimdi herkesin sana benzediği bu şehirde
Yalnızlık yine yıldızlardan payıma düşen
Ben buna da alışırım
Sadece yaşanmamış şeylerin sancısı ağır gelen
Artık geceler de saklamıyor karanlıklarımı
Güne değmez oldu düşlerimin gölgesi
Mevsimler son seferlerini tamamlıyorken içimde
Ben ayaza koşuyorum son sürat

Belki de haklı isyanımın haksız gerekçesidir bu
Zaten yargısız bir infazda kalayca ölüyorsa
Varsın adı ihanet olsun bu aşkın

Hümeyra Yılmaz

23 Mart 2010 Salı

Seni Bekleyişimin Adı Yok!

Aslında bir kibrit kafi gündüzleri tutuşturup,
Gecenin gerdanına yapmaya.
Hani sabahın boyu yetişse uzanıp öpecek alnından
Bir de hep geç kalınmış ömrün son deminde gelmese ölüm
Belki böylesi dar gelmez giyindiğimiz mutluluklar

Mevsimlerin peşine takılıp ta,
Hüznü oradan oraya taşıyan yağmurlar gibiyim
Sıcak avuçlarda buhar olup göğe karışan
Soğuk bakışlarda buz kesip anlamdan alabildiğine uzaklaşan

Seni bekleyişimin adı yok,
Hasreti çeke çeke uzaklara götüren çok vagonlu trenlerin de.
Hani giden gider de, geçmişi kalırya geride,
Onu hep yaşlı gözlerle bekleyen.
Zamanla dilindeki özlemi kırıverir zaman, en hassas yerinden

Çok geçmeden, çok geçiyor yokluğunun üzerinden,
Haram saatler diziliyor boğazıma uzadıkça sensizlik,
Tenhasına sere serpe uzandığım düşler de yetmiyor
Yorgun arzularımı kışkırtmaya
Verdiğim sözlere saklanmış militan kılıklı yalanlar yakayı ele veriyor bir bir
Tutuklayıp aynalara hapsediyorum
Sonra vicdanım delil yetersizliğinden serbest bırakıyor

Seni bekleyişimin adı yok
Dursun diye duvarlara çivilediğim zamanın da
Payıma düşen yalnızlığın zirvesinde,
Saçlarımla gizlice siyahını paylaşıyor gece.
O zaman, bu şehir bir kez daha düşüyor gözümden
Kalabalık kaldırımlarında adım adım eziliyor günahlarımın gölgesi

Sanki ben değildim külçe külçe acıların sahibi
Ağır korkuların ezip yel değirmelerine verdiği
Savrulmuş bedenimin, rüzgarında ölmeden dirildiği
Sanki sen değildin bırakıp giden
Üstüne üstlük hiç gelmemişken

Seni bekleyişimin adı yok
Kurulmamış köprülerden geçmeye çalışan benliğimin de
Şiirlerim şahit olsun ki
İki satır arasına sığmıyor yalnızlığım
Ne nokta anlatabiliyor kararsızlığımı
Ne de virgül koyabiliyorum yılların ardına
Yenik düştü keşkelerim oynadığım oyunlara
Yine de teslim olmadım
Ama sen, namluda hüzün
Beni tam on ikiden vurdun

Seni bekleyişimin adı yok
Gelmeyişinin de…!

Hümeyra Yılmaz

21 Mart 2010 Pazar

Tek gidiş

Ömründe camiye gidip hiç namaz kılmayan bir adam "Acaba nasıl kılınıyor?" diye caminin yolunu tutmuş,tam camiden içeri girdiği sırada, cemaat de namazı kılmak için ayağa kalkınca adam patlatmış bombayı;
"Allah aşkına, rahatsız olmayın!.."

19 Mart 2010 Cuma

Dersimiz Atatürk

Hamdi Alkan’ın yönettiği ve Halit Ergenç, Çetin Tekindor ile Batuhan Karacakaya’nın oynadığı Dersimiz Atatürk, 19 Mart 2010'da Cine Film dağıtımıyla Örümcek Yapım - Mint Prodüksiyon tarafından vizyona çıkarıldı.
İlkokul 5. sınıfta okuyan bir grup çocuğa, Atatürk'ü daha iyi anlamaları için ödev verilir. Onlar için öğretici olan bu yolculukta önderleri tarihçi "Dede"dir. Çocuklara Mustafa Kemal'in çocukluğunu, okul hayatını, askerlik kariyerini anlatır. Onları Kurtuluş Savaşı'nın en önemli cephelerine götürür, Türk halkının eşsiz kahramanlarıyla tanıştırır.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

Sevgili John

Lasse Hallström’ün yönettiği ve Amanda Seyfried, Channing Tatum, Henry Thomas ile Richard Jenkins’ın oynadığı Sevgili John (Dear John), 19 Mart 2010’da Pinema Film dağıtımıyla Pinema Film tarafından vizyona çıkarıldı.
John Tyree, orduya yazılır ve evden ayrılır. Gitmeden önce, hayır kurumlarında çalışan üniversite öğrencisi Savannah ile tanışır. Tesadüfler onları hep karşı karşıya getirir. Aralarındaki ilişki kıskançlık nedeniyle bozulur gibi olsa da, John genç kızın kalbini kazanmayı başarır. Ancak 11 Eylül'den sonra John orduya çağrılmıştır. Aralarındaki ilişki artık mektuplarla ilerleyecektir.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

Özel Kuvvetler

Grant Heslov’un yönettiği ve George Clooney, Jeff Bridges, Ewan McGregor ile Kevin Spacey’nin oynadığı Özel Kuvvetler (The Men Who Stare at Goats), 19 Mart 2010’da Tiglon Film dağıtımıyla Fida Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Güçlü bir haber peşindeki Wilton'un yeni tanıştığı Cassady’ye göre, Yeni Dünya Ordusu'nun farklı savaş yöntemleri vardır. Savaşçı Rahipler adlı birlik düşmanın zihnini okuma, duvardan geçme gibi yeteneklere sahip özel kişilerden oluşmuştur. Cassady'nin görevi ortadan kaybolan program yaratıcısı Django'yu bulmaktır. Wilton da Cassady’nin peşine takılır.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman

17 Mart 2010 Çarşamba

Anadolu’nun Kayıp Şarkıları

Nezih Ünen’in yönettiği ve Cemile Yıldırım, Çetin İçten, Osman Turan ile Osman Efendioğlu’nun oynadığı belgesel film Anadolu’nun Kayıp Şarkıları, 12 Mart 2010'da Warner Bros. dağıtımıyla Nezih Ünen Productions tarafından vizyona çıkarıldı.
Antik kültürleri, imparatorlukları, mitolojileri ve yaşanmış görkemiyle Anadolu’nun 10 bin yılı aşan bir geçmişten kalma egzotik mekânları ve insanları arasında yaşanan bir müzikal yolculuk. Anadolu halkının kendi mekânında ve provasız kaydedilen otantik performansları, 20 benzersiz şarkı halinde yeniden düzenlenirken bazıları orijinal halinde bırakıldı.
Basın Bülteni: .doc / .pdf
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

16 Mart 2010 Salı

Ay Lav Yu

Sermiyan Midyat’ın yönettiği ve Sermiyan Midyat, Kathie Gill, Steve Guttenberg ile Mariel Hemingway’in oynadığı Ay Lav Yu, 12 Mart 2010'da Medyavizyon Film dağıtımıyla Oyunbozan Productions tarafından vizyona çıkarıldı.
Tinne Köyü’nün muhtarı Yusuf Ağa, köyünü tanıtmak için devlet büyüklerine mektuplar yazmaktadır. Oğlu İbrahim’i de, okuyup büyüsün diye bir fakülte avlusuna bırakmıştır. Papaz Hana, İbrahim’e sahip çıkmıştır. İbrahim 30 yaşına geldiğinde Amerikalı aşkı Jessica’yla birlikte köye döner. Tinne köyü, Kürt İbrahim ve Amerikalı Jessica’nın vatanı olabilecek midir?
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman / Teaser
IMDb

14 Mart 2010 Pazar

Seyahat

Adam iş seyahati için evden ayrılırken "Aşkım.."demiş karısına "Eğer işim uzar ve daha uzun kalmam gerekirse sana bir kart atarım.."
"Zahmet etme.." diye cevap vermiş karısı, "Şimdiden okudum. Paltonun cebindeydi!.."

Ödeşmek

Temel ile Tursun her gün mendirekte balık tutarlarmış. Bir gün Tursun, "Ula Temel” demiş, "Haçan sen boyle paluk tutarken, pen senun eve sızsam, senin Fadime’yla aşna-fişna edup, hamile piraksam, penden çocuğu olsa, senle pen ne olurduk?"
Temel sakin, yanıtlamış: "Ödeşmiş olurduk..."

Maliye Bakanı ve Sarhoş Adam

Maliye bakanı bir akşam meyhaneden içeri girer ve bardaki hafif içkili adamın yanına oturur. Sağdan soldan sohbet ettikten sonra sorar:
"Böyle her gün içmek için ne kazanıyorsun?"
"Ayda 2 bin dolar."
"Peki... Hükümet kemerleri biraz sıksa ve ücretleri azaltıp, koşulları ağırlaştırırsa?"
"O zaman 5 bin dolara para demem!"
"Ya köküne kadar sıkarsak?"
"İşte o zaman 10 bin dolar kazanırım!"
Maliye bakanı şaşırır ve adama "ne iş yaptığını" sorar.
Adam tebessüm ederek yanıtlar:
" Mezarcıyım!"

Erkekler

Kadınlar ölene dek, erkekler doyana severler.
Erkekler fotokopi makinesi gibidir, çoğaltma gerektiği zaman ihtiyaç duyulur.
Kışın güneşine, yazın yağmuruna, erkeğin sözüne inanılmaz.

Rakı ve Balık

Genç bir kadınla birlikte olan orta yaşın üzerindeki adama, yakın bir arkadaşı:
"Bu kadın seni sevmiyor ki!" dediğinde, adam gülerek şu yanıtı verir:
"Rakı ve balık da beni sevmez; ama ben onlardan yine de zevk alırım."

13 Mart 2010 Cumartesi

Yüreğine Sor

Yusuf Kurçenli’nin yönettiği ve Tuba Büyüküstün, Kenan Ece, Hakan Eratik ile Aliye Esra Salebci’nin oynadığı Yüreğine Sor, 12 Mart 2010’da Özen Film dağıtımıyla Film F Filmcilik Ltd. tarafından vizyona çıkarıldı.
Esma ile Mustafa birbirini sevmiştir, fakat bu aşkın bir engeli bulunmaktadır: Mustafa gizli Hıristiyan’dır. Esma dahil herkes onu Müslüman sanmaktadır. Öbür yandan Osmanlı, yaptığı yasal düzenlemelerle Hıristiyan tebaayı Müslümanlarla eşit duruma getirmiştir. Kilise, gizli Hıristiyanların dinlerini açıklamasını istemektedir. Mustafa kilise ile aşkı arasında kalmıştır.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

Çılgın Kalp

Scott Cooper’ın yönettiği ve Jeff Bridges, Colin Farrell, Maggie Gyllenhaal ile Robert Duvall’in oynadığı Çılgın Kalp (Crazy Heart), 12 Mart 2010’da Tiglon Film dağıtımıyla Tiglon Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Bir zamanların country müzik starı Bad, 57 yaşında alkolik bir şarkıcıdır. Küçük kasaba barlarında gitar eşliğinde şarkı söyleyerek geçinmektedir. Bir çok kadınla ilişkisi olmuştur, ancak şimdi yalnızdır. Günlerden bir gün hayatına Jean girer. İyi bir haber peşindeki genç gazeteci boşanmıştır ve 4 yaşındaki oğlunu kendi başına büyütmektedir. Birlikte oldukça Jean, Bad’in içindeki insanı görmeye başlar.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

9 Mart 2010 Salı

Bakış Açısı

Hayatta bizi mutlu kılan, düşünce tarzımızdır. Her şeyi kuruntu yapıp, en ufak hadiseleri dahi büyütürsek, her gün koskoca bir dünya başımıza yıkılır. Bin bir sıkıntı içinden, güzel olan olayları ayıklamayı başarmalıyız.
Lotoda bir milyon lira kazanan Ahmet Bey'in karşısına, gözyaşları için bir kadın çıkar. Kızının çok ağır bir hastalığa yakalandığını, 100 bin lira bulamazsa, onu kurtaramayacağını anlatır. Ahmet Bey o kadar etkilenir ki, fazla sorup soruşturmadan bu parayı kadına verir. Konuşmaya şahit olan bir şahıs, kadını gizlice takip eder ve anlattığı hikâyenin doğru olmadığını anlar. Kadın, "kızım ölümcül bir hastalığa yakalandı" derken, yalan söylemiş, resmen Ahmet Bey'i dolandırmıştır. Gider, bunu Ahmet Bey'e nakleder. Ama, muhatabının yüzünde hiçbir üzüntü ifadesine rastlamaz. Aksine, Ahmet Bey, memnun olmuş gibi gülümsemektedir. Merakla sorar:
"Sizi kandırdı bu kadın. 100 bin liranızı dolandırdı, hiç üzülmediniz mi?"
"Neden üzüleyim ki! Aksine, ölümcül hastalığa yakalanmış bir kızın olmaması beni sevindirdi."

Lokum

Sıcak bir yaz günü 3 çocuk kantine gider. Birinci çocuk, lokum ister. Satıcı, rafın en yukarısına kaldırdığı lokum kutusunu indirir, çocuğa verir; sonra tekrardan kutuyu yukarıdaki rafa kaldırır. İkinci çocuğa ne istediğini sorar. Çocuk, "Ben de lokum istiyorum" der. Satıcı, bozulur ama belli etmez. Gene sandalyenin üzerine çıkar, lokumu alır, ikinci çocuğunun da istediği yerine getirir. Lokumları kaldırmadan önce 3'üncü çocuğa sorar: "Sen de bir lokum mu istiyorsun?" Çocuk "Hayır amca" cevabını verir. Bunun üzerine adam lokumları rafa kaldırır. Sonra dönüp "Peki sen ne istiyorsun?" diye sorar. Çocuk: "İki lokum istiyorum" cevabını vermez mi!

Kadınlar

Tanrı, altıncı günün geç saatlerine kadar kadını yaratmakla meşguldü. Bir melek yanına yaklaştı ve "Neden bu sefer bu kadar zaman harcıyorsun?" diye sordu.
"Zaman harcıyorum, çünkü, kadın özen ister. Onu nasıl yarattığımı öğrenmek ister misin?"
"Elbette isterim."
"O, kalbinde bir çok sevgiye yer verebilir. Ana baba sevgisi, kardeş sevgisi, eş ve çocuk sevgisi... İncinmiş her şeyi şefkatle iyileştirebilir."
Melek kadına yaklaştı ve ona dokundu:
"Onu çok yumuşak yaratmışsınız "dedi.
"Evet öyle. Ama ayrıca güçlü de yarattım. Onun nelere dayanıp, nelerin üstesinden gelebileceğini tahmin bile edemezsin."
Melek kadının yanağına dokundu.
"Tanrım bu yaratık su sızdırıyor galiba!"
"Su sızdırmıyor; o gözyaşı."
"Niçin?"
"Gözyaşları onun üzüntüsünün, tasalarının, sevgisinin, yalnızlığının, çektiği acıların, gururunun göstergesidir."
"Her şeyi düşünmüşsünüz, bu kadın gerçekten muhteşem!"
"Evet öyle! Kadınların erkekleri şaşırtan güçleri vardır. Sıkıntıyla başa çıkabilir ve çok ağır yükleri taşıyabilirler. Çığlık atacak hale geldiğinde gülümser; ağlayacak gibi olduğunda şarkı söyler; mutlu olduğunda ağlar ve korktuğunda kahkaha atar. İnandığı şey uğruna savaşır; adaletsizliğin karşısındadır, yeni çözüm önerilerine her zaman açıktır; ailesi için canını feda etmeye hazırdır. En kötü anında dostunun yanındadır. Çocuklarının başarılarıyla sevinç gözyaşı döker. Arkadaşlarının başarılarından gururlanır. Yakınlarını kaybettiğinde yüreği kan ağlar ama, kendisinde hayatla mücadele edecek gücü bulur. Bir öpücüğün, bir kucak açışın kırık kalpleri iyileştireceğini bilir. Ama onun bir tek yanlışı vardır: Kendisinin paha biçilmez bir varlık olduğunu unutur.."

7 Mart 2010 Pazar

Ne yapıyorsun?

Adam eve gelmiş ki banyoda çırılçıplak bir adam...
"Heyy!"demiş,
"Orada ne yapıyorsun?"
"Otobüs bekliyorum".
"Ulan böyle aptalca cevap olur mu?"
"Kabul et, seninki de salakça bir soru!.."

Balık

Adam sabah kahvesini yudumlarken, karısı yumuşak bir ses tonu ile "Aşkım.." demiş, "Geçen nisanda bir hafta sonunda balığa gitmiştin ya.."
"Evet..." demiş adam, "Ne oldu?"
"Dün gece o balık seni aradı bitanem, hamileymiş tatlım..."

Bekâret kemeri

Temel, 70 yaşındaki karısını, İstanbul’daki çocuklarının yanına gönderirken, bekâret kemeri takmış.
Ertesi gün, kemerin anahtarını gösterdiği arkadaşı, dayanamayıp:
"Temel sen kafayi mu yedun, 70 yaşındaki kadına bekâret kemeri takılır mı?"
diye sorduğunda, Temel sırıtarak cevaplamış;
"Ula uşağum, benum amacim başka. Döndüğünde diyeceğum ona ki anahtaru kaybettum!"

5 Mart 2010 Cuma

Nine

Rob Marshall’ın yönettiği ve Nicole Kidman, Penelope Cruz, Judi Dench ile Daniel Day Lewis’ın oynadığı Nine, 26 Şubat 2010’da Medyavizyon Film dağıtımıyla r Film tarafından vizyona çıkarıldı.
Yetenekleri ve aşk hayatı çöküntüye uğrayan yönetmen Guido, son filminin yapımından vazgeçmek üzeredir. Sıkıntılardan kurtulmaya çalışırken, bir sürü güzel kadınla kurduğu çalkantılı ilişkiler içinde kaybolur.
Metresi, karısı, ilham perisi, sırdaşı, cilveli bir muhabir, öğretici bir fahişe ve annesi ile hayatını paylaşan Guido, dibe yaklaşırken bir kurtuluşun peşindedir.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

Alis Harikalar Diyarında

Tim Burton’un yönettiği ve Johnny Depp, Anne Hathaway, Helena Bonham Carter ile Crispin Glover’ın oynadığı Alis Harikalar Diyarında (Alice In Wonderland), 05 Mart 2010’da UIP Filmcilik dağıtımıyla UIP Filmcilik tarafından vizyona çıkarıldı.
En çok sevilen masallarından biri daha 3 boyutlu olarak beyazperdede. Johnny Depp, Çılgın Şapkacı rolünde ve Mia Wasikowska, çocukluk arkadaşları Beyaz Tavşan, Tweedledee ve Tweedledum, Fare, Tırtıl, Cheshire Kedisi ve Çılgın Şapkacı’yla yeniden bir araya gelen 19 yaşındaki Alis rolünde. Alis kaderini bulmak için fantastik bir yolculuğa çıkar ve Kupa Kraliçesi’nin korku krallığına son verir.
Basın Bülteni
Fotoğraflar
Web Sitesi
Fragman
IMDb

4 Mart 2010 Perşembe

Adını Sen Koy

bir yaz sıcağının tenime dokunuşu
yaralı yüreğim kadar yakar mı
bulutun yağmura kara sevdası
gözlerimdeki sevda kadar akar mı
her dem hasretindeyim
bu yürek, candan gitmek üzere

hep…dağlar kadar özlemini büyüttüm
içimi kavuran titreyiştin sen
şimdi yüreğim çorak benim
hiçbir göz anlatamaz
sustu sırılsıklam gülüşlerim
sustum göğsümü kanatarak
gizledim o kederli siluetini
artık kapanmaz yaramsın sen
bu can, canımdan bitmek üzere

o dumanlı duruşların
simsiyah bir ufukla ömrüme düştü
susturdum yetim çığlıklarımı
içimde bitmeyen korkuya dönüştü
şimdi…seni sadece sayıklayacağım
yazık…kıramadım hasret servilerini
artık seni, kara saplı bir ok gibi
yüreğime saplayacağım
kalbimi yerinden sökmek üzere

yüreğim….kanayan bir yaz gecesi
düşlerim… yarım kalmış bir yaz fırtınası
kapanmışım terkisine simsiyah
susarsa yüreğim susar
parçalanır olanca öcüyle
siz dinleyin
bu yeryüzü, bu gökyüzü, hoyrat yıldızlar
bu gürültüler, bu yankılar, bu arya
bu benim son kanamam
gün, bensiz yüreklere doğmak üzere

bu halime aşina değilim
her an’ıma bin dirayet
oysa kifayetsizim
yüzümde renk sustu
dudaklarımda ses
dilimde kıyametin gizli harfleri
ömrüm ahrete gitmek üzere

Müsade Özdemir

2 Mart 2010 Salı

Sana Geliyorum

I.
Benim sabah keyfim
yeni açmış bir gülü
insanların gülücüklerine yerleştirmektir.

II.
Sana karlı bir günde geleyim
saçımın beyazlığı ve paltomun ıslaklığıyla
üşüyen dudaklarımı ısıt, tenimi kurula
uzun bir şarkıda susalım farkında olmadan
sobanın çıtırtılarına dalalım
sana küçük törenlerimizde şarkı söyleyeyim
içki içelim güneşle başbaşa
saçlarına dokunan tarağın hışırtısını dinleyeyim
gözlerinin titreşimini yansıtsın aynalar
bir gece şelalesi gibi
damarlarıma akıp yankılan yüreğimde.

III.
Sana yağmurlu bir günde geleyim
parkta ıslanalım birlikte
gürültüller toprağın kokusunda erisin
kentin görüntüsü değişirken bulutlarla
duraksamadan parlayan gözlerin
ve ıslaklığınla sar beni
en koyu kızıllığında dudaklarının
kıralım demir parmaklı pencereleri
önlerine ortanca saksıları yerleştirelim
ağız dolusu sobe diyelim dudaklarımıza.

IV.
Sana güneşli bir günde geleyim
ışıklı yollara halılar serelim
birlikte aşkınlığa yükselelim,
okyanus sularının ortasında altın kumsallarıyla
mücevher gibi parlayan adada,
ben hep iskeleye demir atmış
beyaz bir yelkenlinin düşünü gördüm
tuzlu dudaklarını yakmak için
sana kendi yaptığım güneşleri getireyim.

A.Kadir Bilgin